
@sedir-agaci | 6 Aug 17 - 21:44
Halk, maaşını net değilde brüt alsa, bu ülkede hırsız bu kadar çok olmazdı.
Sigortalı çalışan, 1.500 TL maaşı cebine koydu ise, işverende 500 TL kadar vergisini her ay yatırır. Aslında çalışanın maaşı 1.500 değil, 2000 dir.
Eğer çalışanlara brüt ödense ve vergisini de her ay çalışan kişi kendisi gidip vergi dairesine yatırsa, bu ülke bambaşka bir ülke olurdu.
40 yaşın üzerindekiler aşağı yukarı bilir.
Gençliğimizde aldığımız bazı ithal mallarla dalga geçerdik.
Mesela japon honda marka arabası, teneke derdik, sakın almayın.
Hint malı ürünler, çin malı ürünler.
Bu ülkeler sanayileşmede bizim gerimizdeydiler. Yada biz öyle sanıyorduk.
İsveç, finlandiya, gerimizdeydi.
Kore taiwan singapur gerimizdeydi.
40 yılda hepsi geldi bizi geçti.
Yakında avrupanın fakir ülkeleri de bizi geçerler.
40 yıldır bizi geride kalmamıza sebep olan partileri ise canımız pahasına savunuruz. Bizi soyan adamlar için canımızı veririz. Böylede cahil bırakılmış vatandaşımız.
Durmadan fakirleşmiş, ama fakirleştiğini anlayabilecek kafa bırakmamışlar. Bilinçli olarak aptallaştırma politikası güdülüyor.
40 yıl önce yaşadığı hayatın kalitesi ile bugünki arasında dağlar kadar fark var.
sağlıklı yiyecekler yer, daha az çalışırlardı.
Şimdi ucuza mal edilmiş, son derece sağlıksız gıda tüketiriz, daha fazla çalışırız.
İlk cümlelere geri dönersek.
Çalışanın maaşından %35 kadar direk vergi kesiliyor. Kesilen kısmı vatandaş hiç görmediği için rahatsız değil.
Yetmiyor, devlet %1 ile %800 arasında ek vergiler koyuyor.
Marketten aldığımız yiyecek, elektronik eşya, süs eşyası, giyecek, alkol, sigara, ev, hizmetler, kira, telefon konuşması, yolculuk, su elektrik, her şeyde az yada çok vergi var. Durmadan da artıyor.
Devlet, maaşının her yüz TL de 35 TL sini kafadan kesinti olarak cebine indirdiği gibi, günlük hayatında neye para ödüyorsan, oradan da payını alıyor.
Mesela sigaraya ödediğin 10 TL nin 8 TL si vergi. Araba aldın. Ödedin 60bin. 30bin TL si vergi. 20 yıl kullandın, bir 60 bin TL daha yıllık vergiler ve benzinden alınan vergilerle devlete ödüyorsun.
Ev aldın 50 yıl ailende kaldı. Eve ödediğin paranın yarısı kadarını da devlete zamanla ödüyorsun. Oda şimdilik. Ek vergi icad edip duruyorlar.
Sigara içiyorsan, Ömür boyunca bir ev parası kadarda sigaradan devlete vergi ödüyorsun.
Devlet kanımızı emiyor.
Maaşının her 1.000 TL sinin en az 600 TLsi devlete vergi olarak gidiyor. tabi bu maaşlı çalışanlar için.
Peki bu verginin ne kadarı sana geri dönüyor.?
40 yıl önce büyük oranda geri dönerdi. Devlet senin maaşının %50 sini cebe indirdiyse, %40 ı, uzun yaşarsan tamamı geri dönerdi.
Şimdi ise resmen soyuluyor gençler. Tamamen devlete çalışıyorsun, ama devlet eskiden halktı şimdi devlet diye bir yaratık var.
Emeklilik çıktı 67 yaşına. Bu yaşa kadar yaşayıp yaşamayacağın belli değil, kanser ve kalp krisleri o kadar arttı ki.?
Eskiden devlet hizmetlerinin tamamına yakını bedavaydı, şimdi devletle olan pek çok işinde para alıyorlar.
Otoyol, geçsen de geçmesen de parasını ödüyorsun. Sokağına park edersin para, sokak aydınlatması para, devletten belge aldın çoğunda para, kanalizasyon para, kaçak elektrik kullananın parası da senden, sağlık eskiden bedavaydı şimdi para...
Şimdi devlete maaşından ödenen vergi %60 sa, bunun ancak %20 sini geriye ya alırsın, ya alamazsın.
Peki aradaki bu %40 fark ne oluyor, madem vatandaş için harcanmıyor.
Siyasetçilere bakın, siyasetçilerle iş yapanlara bakın.
1950 den beri yırtık çorapla siyasete atılırlar, ülkenin en zengin insanları olur çıkarlar.
Yüksekteki siyasetçilerden kaçı fakir. Kaçının ailesi çevresi holding sahibi olmuş.
İşte bu bize geri dönmeyen %40, başkalarının cebine giriyor. Her gelen parti ile, hızla zenginleşen, holdingleşen gruplar oluyor.
40 yıl önce, tarla, orman ve arsalarımızda Türk insanının elindeydi. Halkın borcu yoktu.
Şimdi tarla, orman ve arsaların çoğu satıldı. kamu şirketleri satıldı, ekstradan uzun vadeli borcu olmayanda kalmadı gibi. Düzenli taksit ödemeyen kaç kişi var.
Ama civara bak, lüks araba, lüks cep telefonu, geniş ekran TV. Zenginleşmişiz gibi görünüyor.
Tümü ithal. Malı mülkü sattık, üste borç yaptık. Yabancı ülkeleri zengin ettik.
Yukarda anlattığım, mal ithal ettiğimiz ülkeleri zengin ettik. İçimizdeki hırsızları zengin ettik.
Ama sokakta bizi bu hale düşürenler içinde sabah akşam kavga edecek kadarda cahil bırakılmışız.
Böyle giderse en fazla 30 sene içinde tüm okullar imam hatip olacak.
Kalan 3 kuruşluk akılda, o okullarda yok olup gidecek.
Halk maaşını brüt alıp vergisini kendi ödese. ne kadar soyulduğunu azda olsa anlayacak. Belki hesap soracak. Diyecek ki, kardeşim aldığım 1000 TL nin 600 ünü sana her ay vergi diye yatırıyorum. ne yapıyorsun bu parayı.?
Sen zenginleşirken, bu kadar çalışmama rağmen neden sürekli fakirleşiyorum.?
(Yazılma tarihi: 26 Haziran 2017)
1,161 Click
1,195 Click
1,193 Click
1,511 Click
1,168 Click
4 month ago
4 month ago
4 month ago
4 month ago
5 month ago
Yukarı