@komik-hikaye-fikralar | 1 Mar 17 - 16:30
Sınıfta Kaldım - Komik bir hikaye
İstanbul'da üniversitede okuyan genç kız Ankara'daki babasına telefon etmiş:
Lale:- ''Baba, merhaba Ben Lale''.
Baba ''Ooooo! Güzel kızım benim. N'abersin bakalım?".
Lale: "Hiç sorma babacığım. Hiç keyfim yok valla".
Baba: "Hayırdır? Bi sorun mu var?".
Kız ağlamaya başlar babası ise üzüntü ve meraktan kafayı yemektedir;
Baba: "N'ooldu kızım? anlatsana''.
Lale: ''Murat evi terk etti. Boşanmak istiyormuş''.
Baba: ''Ne evi lan? Ne boşanması? Sen ne zaman evlendin de boşanıyorsun?''.
Lale: ''Hani senin hiç hoşlanmadığın esrarkeş çocuk vardı ya, ben onunla evlendim''.
Baba: ''iyi halt ettin, zilli. Neyse, artık yapacak bir şey yok. Versin mahkemeye, hemen boşanın''.
Lale: ''Boşanalım ama benden 10 milyar istiyor. Eğer vermezsem, iyi zamanlarımızda çektiği çıplak fotoğraflarımı internetten herkese yollayacakmış''.
Baba: ''Puuh. Rezil... Çıplak fotoğraf çektirdin, öyle mi?''.
Lale: ''Ama babacığım O benim kocamdı. Ne biliyim böyle bir puştluk yapacağını''.
Baba: ''Peki olan olmuş artık. Yarin havale ederim parayı öğleden sonra bankaya gidip çekersin sonra da alıp yakarsın o kahrolası fotoğrafları''.
Lale: ''Sağol baba. Eee şey, bi'de kürtaj için 2 milyara ihtiyacım var''.
Adam artık iyice fenalaşır. Boğuk bir sesle konuşur;
Baba: ''Kürtaj mı? Bi'de hamile mi kaldın o çocuktan sen?''.
Lale: ''Aslında ondan değil... Zenci bi çocuk vardı... Zaten o yüzden ayrılıyoruz ya''.
Adam bayılmak üzeredir. Nabzı yükselir, tansiyonu düşer, artık inleyerek konuşmaktadır;
Baba: ''Biz seni oraya okumaya yollamıştık. Sen ne haltlar çevirmişsin. Allah'ım nedir bu başımıza gelenler okulu bitirir bitirmez Ankara'ya dönüyorsun, yoksa kırarım bacaklarını''.
Lale: "İstersen hemen dönebilirim babacığım. Ben geçen yıl okuldan atıldım çünkü''.
Adam masanın üzerindeki soğuk su dolu sürahiyi başından aşağıya devirir ve ancak bu şekilde konuşmasını sürdürür;
Baba: ''Okuldan mı atıldın? Hani birlikte avukatlık yapacaktık, zilli? Eh ulan sen hele bi gel buraya ben sana yapacağımı bilirim. Evden dışarıya adım attırmicam sana, ilk isteyenle de evlendirecem''.
Lale: ''O iş zor be baba biliyorsun, moda oldu, artık evlenmeden önce eşler birbirlerinden sağlık raporu istiyorlar. Pek iyi bi rapor sunacağımı zannetmiyorum ben''.
Baba: ''Allah'im, çıldıracağım bir de cinsel hastalıklar haaa... kesin o zencidendir''.
Lale: "Çok pis arkadaşları vardı. Bilmem artık hangisinden kapmışımdır''.
Güm diye bir ses duyulur. Adam kısa bir süre için kendinden geçmiştir ancak hemen kendisini toparlayıp tekrar telefonu alır;
Baba: "Hemen bu akşam dayını yolluyorum oraya, seni alıp gelecek. Adresini ver bakim''.
Lale: "Mahmutpaşa Karakolu'ndayım. Gelirken kefalet için de biraz para getirsin yanında".
Baba: ''Karakol mu? Bi'de karakola mı düştün layynnn? Ne yaptın?''.
Lale: ''Dün kafam çok bozuktu, çok içmişim. Araba kiralayıp dolaşmaya çıktım. O kafayla Arnavutköy'de kokoreççi dükkanına girdim. Ama neyse ki kimse ölmedi. Dükkan sahibiyle kiralık araba firmasına biraz para vermek gerekir sanırım''.
Adam artık iyice fenalaşmıştır. Hatta fenalaşmak ne kelime, adeta kahrolmuştur. Telefonda kısa bir sessizlik olur. Kız tekrar konuşmaya başlar;
Lale: ''Babacığım sakın üzülme bütün bunlar bir şakaydı. Ben sadece sınıfta kaldığımı söylemek için aramıştım''.
Bunun üzerine adam kendini toparlayıp sevinçle ve mutlulukla haykırır;
Baba: "Canin sağolsun be güzelim, boşveeerrr. Okul da neymiş? Hiç mühim değil, tatlı canın sağolsun senin''. :)